Palindromik Romatizma

Bu yazı Romatolog Dr. Selda Öktem tarafından kaleme alınmıştır. Herkesin anlayabilmesi amacıyla basitleştirilmiş ve sadeleştirilmiştir.

Palindromik romatizma ilk kez 1944 yılında tanımlanmıştır. Tipik olarak tekrarlayan artrit atakları ve birtakım eklem çevresi bulgularıyla karakterizedir. Artrit atakları birkaç saat ile birkaç gün sürebilir. Hiçbir kalıcı hasar bırakmadan iyileşir.

İlerleyen yıllarda bu tip eklem yakınması bulunan hastaların %30’unda romatoid artrit geliştiği gözlenmiştir ve RA’nın bir varyantı olduğu ileri sürülmüştür. Ancak hastaların %50’sinde yakınmalar yıllarca aynı şekilde devam edebilir. Geri kalan vakalarda kendiliğinden remisyon da gözlenmiştir.

Palindromik romatizmada sıklıkla tek eklem tutulur nadiren çoklu eklem tutulumu görülebilir. Özellikle diz, el parmakları, el bileği ve omuz en sık tutulan eklemlerdir. Artrit atağı ani başlar, eklem şişer, hafifçe kızarabilir ve son derece ağrılıdır. Gut artriti veya septik artrite benzetilebilir. 1-2 saat ila 2 gün arasında sürer ve kendiliğinden iyileşir. Atak sıklığı değişkendir, her gün olabileceği gibi yılda 3-4 kez de görülebilir.

Eklem bulgularının yanı sıra eklem çevresindeki yumuşak dokularda inflamasyon nedeniyle avuç içi, ayak tabanı ve ayak bileklerinde 1-2 cm.lik şişlikler olabilir. Bazen tendinit ve tenosinovit görülebilir. Cilt altı nodülleri görülebilir.

Artrit ataklarını tetikleyen neden çoğunlukla bulunmaz. Bazen solunum yolu enfeksiyonları, stres ve aşırı egzersiz öyküde saptanabilir.

Laboratuarda ataklar sırasında sıklıkla sedimentasyon ve CRP gibi iltihap belirteçleri yüksektir. Ataklar arasında normal saptanır. Olguların bir kısmında romatoid faktör (RF) pozitiftir ve pozitif olanların çoğunluğu ileride RA’ya döner. ANA ve ENA gibi otoantikorlar çoğunlukla negatiftir.

RA’ya dönen palindromik romatizma vakalarında klasik RA tedavisi uygulanır. Kısa süreli ve aralıklı atakları olan vakalar sadece ataklar esnasında antiinflamatuarla tedavi edilebilir. Sık ve şiddetli atak geçirenlerde antimalaryaller, kolşisin ve sülfasalazin kullanılabilir.

Paylaşın:

Share on whatsapp
Share on email
Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin

“Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.”
Romatolog Dr. Selda Öktem